Ttb ve Temiz Hava Hakkı Platformu’ndan Deprem Bölgesindeki Şehirlerde Asbest Çalışma Raporu: “Adıyaman ve Kahramanmaraş İl Merkezlerinde Kazı…
Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakları Platformu, deprem bölgesindeki üç ilde yürütülen asbest çalışmalarına ilişkin raporunu açıkladı. Yapılan asbest analizleri sonucunda Adıyaman’da 30 numunenin 2’sinde, Kahramanmaraş’ta 21 numunenin 8’inde, Elbistan’da ise 15 numunenin 2’sinde farklı tipte asbest tespit edildi. Raporda, “Adıyaman ve Kahramanmaraş il merkezlerindeki hafriyat çöplük alanları asbest tespit edilen yerler arasında yer aldı. Hem Adıyaman hem de Kahramanmaraş’ta kazı alanlarının asbest tespit edilen sınırları yerleşim yerlerine ve konteyner kentlere yakınlığıyla dikkat çekiyor” Özellikle Kahramanmaraş’taki büyük şehirlerde, “Konteyner kentlerden biri asbestin tespit edildiği hafriyat çöp sahasına çok yakın ve hakim rüzgar yönünden etkileniyor” denildi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminin üzerinden 8 ay geçti. Resmi rakamlara göre 50 bin kişi hayatını kaybetti. Türk Tabipleri Birliği ve Pak Hava Hakları Platformu, deprem sonrası ikincil afet riski olan asbeste maruz kalma riskinin araştırılması amacıyla Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay’da çalışma yaparak sonuçlarını bildirdi.
Yapılan asbest analizleri sonucunda Adıyaman’da 30 numunenin 2’sinde, Kahramanmaraş’ta 21 numunenin 8’inde, Elbistan’da ise 15 numunenin 2’sinde farklı tipte asbest tespit edildi. Raporda, “Adıyaman ve Kahramanmaraş il merkezlerindeki hafriyat çöplük alanları asbest tespit edilen yerler arasında yer aldı. Hem Adıyaman hem de Kahramanmaraş’ta kazı alanlarının asbest tespit edilen sınırları yerleşim yerlerine ve konteyner kentlere yakınlığıyla dikkat çekiyor” Özellikle Kahramanmaraş’taki büyük şehirlerde, “Konteyner kentlerden biri asbest tespit edilen hafriyat çöp sahasına çok yakın ve hakim rüzgar yönünün etkisi altında” denildi. Yakınlarda asbest bulunduğu tespit edildi. Gaziantep Nurdağı’nın Durmuşlar İlçesi, Hatay-Antakya ve Yayladağı’nın birçok mahallesi, Kahramanmaraş-Afşin Büyüktatlar İlçesi, Osmaniye-Haruniye Kırklar Köyü.
Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu, çalışmanın sonuçlarını bugün TTB Genel Merkezi’nde düzenlenen toplantıda paylaştı. Türk Tabipleri Birliği Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın katıldığı toplantıya, TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, hekim Ozan İhtilal Yay ve Pak Hava Hakları Platformu Koordinatörü, çevre mühendisi Deniz Gümüşel katıldı.
Doktor Ozan İhtilal Yay, “Yıkama işlemini kim yaparsa yapsın aktif toz bastırma söz konusu değil. Kahramanmaraş’ta deprem sonrası oluşturulan hafriyat alanı, hafriyat alanının yanında Kahramanmaraş’ın en büyük konteyner kentlerinden biri. yan yana ve buradan alınan numunelerde planlandı.” “Asbest tespit edildi.”
“ASBEST’E BAĞLI EN SIK GÖRÜLEN HASTALIK TİPİ AKCİĞER ZAR KANSERİDİR”
Raporun ‘asbestin sağlığa etkileri’ bölümünde en sık görülen hastalık türünün akciğer kanseri olduğu tespitine de yer verildi. Kanser riskine dikkat çeken TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “Meslek kuruluşları olarak toplumun yapması gerekeni yapmak ve toplum sağlığını korumak için çabalıyoruz. Akciğer kanserinden hep bahsediyoruz ama riski unutmayalım” dedi. Karın zarı kanserinin akciğer, gırtlak kanseri, yumurtalık kanseri gibi riskleri bulunduğunu, “Solunum yolu ve dolaşım hastalıklarına da neden olduğu görülüyor” dedi.
“Yönetmelik Gereğince 2013 Yılından Bu Yana ASBEST MADENCİLİĞİ YASAKTIR”
Çevre Mühendisi Deniz Gümüşel, “Bu çalışmamızda 8 aydır deprem bölgesinde yaşadığımız hava kirliliğinin bir yönünü, 11 ilimizde yaygınlaşan asbest kirliliğini vurgulamaya çalıştık. Aslında Türkiye’de asbest mevzuatımız var ki bu hiç de fena değil. Bu yönetmeliğe göre 2013 yılından bu yana asbest madenciliği yapılıyor. “İşleme, ithalat, ihracat ve güvenliğine ilişkin yönetmelik bu mevzuatın ana çerçevesini oluşturuyor. Bu yönetmeliğe göre 2013 yılından itibaren asbest madenciliği yasaklandı” dedi.
Gümüşel şunları söyledi:
“Kötü tarafı ise 2013 yılında yürürlüğe giren yasağa rağmen ülkemizde ikinci el malzeme satışında asbest kullanılmaya devam ediliyor. Bu yönetmeliğin getirdiği kısıtlama maalesef asbestin artık tehdit oluşturmadığı anlamına gelmiyor.
Bu yönetmelikte ‘asbest yıkımının uzmanlar tarafından yapılması gerektiği’ belirtiliyor. İki tür uzman vardır. Bunlardan biri de doğrudan asbestle çalışan işçilerdir. Bunlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının çalışanlarıdır. Sertifika almaları gerekiyor. Bu işi denetleyen uzmanlar da var. Kesinlikle meslek gruplarındandırlar. Sertifika programlarına dahil olarak da görevlerini yerine getirebilirler. Ne yazık ki gözlemlediğimiz gibi ikisi de deprem bölgesinde çalışmayan uzmanlar. Ancak bu yönetmelik çerçevesinde öncelikle her binada asbest olup olmadığının tespiti için bir ön inceleme yapılması gerekiyor. Asbest, bir yapı malzemesinde, harçta, binanın çimentosunda, su borusunda olduğu gibi binanın birçok noktasında mevcut olabilir. “Asbestin tespit edildiği noktada bu çalışmanın asbest giderme uzmanı gözetiminde asbest giderme uzmanları tarafından yapılması gerekiyor.”